HİKAYEMİZ
Bizim hikayemiz, zeytin ağaçlarının gölgesinde, bereketli topraklarda başladı. Olivante ailesi olarak biz, bu toprakların büyüleyici doğasında, zeytinin kadim gelenekleriyle iç içe büyüdük. Evimizin bahçesine ektiğimiz ilk fidan, zeytin ağacıydı. Ona özenle baktık, ilk meyvesini heyecanla bekledik. Bu ağaç, hayatımızda kök salan bir gelenek ve sadakatin simgesi haline geldi; sanki bizimle birlikte büyüdü, bizimle birlikte güçlendi.
Olivante ismi de bu köklerden doğdu. Latince “Olea” zeytini, “Avante” ise ileriye gitmeyi, sonsuzluğu, zamansız bir yolculuğu ifade eder. Olivante, sadece bir zeytinyağı değil; zeytin ağacının efsanesini yaşatan, köklerimizi geleceğe bağlayan bir mirastır.
Zeytinle ilgili eski bir inanış, onun bir barış ve ölümsüzlük sembolü olduğunu anlatır. Efsaneye göre, tanrıların hediyesi olan zeytin ağacı öyle dayanıklıdır ki, her koşulda varlığını sürdürür ve yüzyıllar boyunca yaşamaya devam eder. İşte Olivante de bu efsanenin bir parçası; her damlası, geçmişin bilgeliğini ve doğanın sunduğu sonsuz yaşamı sofralarınıza getirir.
Her damlası, Ege’nin güneşiyle olgunlaşmış zeytinlerin ve usta ellerin özenle topladığı zeytin tanelerinin bir hediyesidir. Bu yağ, sadece lezzet değil, yüzyılların derin bilgeliğini, toprağın ve ağacın yaşanmışlıklarını içinde barındırır.
İşte Olivante, bu hikâyeden doğdu.
Toprağı tanıyan, ağacı anlayan, zamanı sabırla izleyen bir yaşamın ürünü…
Her damlası, rüzgârla konuşan yaprakların, gün ışığında olgunlaşan meyvelerin, ve bizim yüreğimizde büyüyen bir hayalin yansıması.
Olivante; sadeliğin zarafetini, doğanın dengesini ve gerçek lezzetin özünü arayanlara adanmış bir zeytinyağı markası.
Aslında sadece bir marka değil;
Bir yaşam biçimi, bir dönüş, bir köklere yolculuk…